22 Ocak 2011 Cumartesi

Ölü Mankenler

Anatomi dersi gören bir öğrenci olduğumdan insan vücudunun düşündüğümden çok daha harika bir yapıya ve aynı şekilde bir karmaşaya sahip olduğunu yeni farkediyorum. Ortaokul ve lisede az çok vücudun hücreleridir,organlardır, sistemlerdir insan vücuduyla ilgili bir takım şeyler öğreniyorsun ve bazı şeyler dışında birçok detayı zamanla unutuyorsun en azından benim için öyle. Ancak şimdi üniversitede pek böyle bir lüksüm yok zira öğrendiğim şeyler benim bir sonraki sınavda fazladan bir iki soru yapmamı sağlamayacak çünkü artık mesleki bir ders benim için.

Anatomi dersinde Sobotta adında bir anatomi atlası kullanıyoruz bir de  Netter adında bir atlas var ama onu genelde tıp öğrencileri kullanıyor. Bu atlaslardaki çizimlerin gerçekten harika olduğunu söyleyebilirim kemik, kas , sistemler vs. her şey en ince ayrıntısına kadar harika çizilmiş ama malesef bu atlaslar merak edilip de dur bi alıyım denebilecek bir fiyata satılmıyorlar zira ben sobottalarımı ( 2 taneler ) 250 liraya aldım. İkinci ellerini bulanlar daha ucuza aldılar tabi ama ben bulamadığım için bu fiyatı ödemek zorunda kaldım.





Anatomi dersleri son hız devam ederken bilgiler de az çok artarken arkadaşlarla Karaköy'deki Body Worlds sergisine gitme zamanının geldiğine karar verdik e tabii bunda anatomi bilgimizden çok serginin kapanışının yaklaşması da etkiliydi ama neyse. 






Body Worlds kısaca insan vücudunun plastinasyon adında eşsiz bir teknikle korunarak fizyolojik , anatomik ve sağlık açısından insanları bilgilendirme amacıyla yapılan bir sergidir.Ve emin olun gerçekten inanılmaz bir sergi.


Kapıdan girdiğiniz ilk anda gerçek bir ceninin doğuma kadar geçen sürede geçirdiği değişimleri ay ay görebiliyorsunuz. Devam ettikçe cam vitrinler içinde mankenlerimizi yani gerçek insanları inceleme şansına sahip oluyorsunuz. Tabii yassı cam vitrinler içinde gördüğümüz kemikleri ve çeşitli vücut kesitlerini unutmayalım.   


Gördüğümüz insan bedenleri tek bir pozisyonda değil farklı farklı bir sürü pozisyonda duruyorlar. Bunlar içinde atletizm yapan , basketbol oynayan , satranç oynayan , ata binen , bale yapan vs. birçok farklı pozisyon görmek mümkün ve her pozisyonda kullanılan kasların isimleri vitrinlerin yanındaki tablolarda yazılmış yani o an neyi incelediğinizi veya merak ettiğiniz kasın ismini öğrenebiliyorsunuz. 


Sergide ilerledikçe bir önceki modelde yaşadığınız şaşkınlığın iki katını bir sonraki modelde yaşıyorsunuz ve bu katlanarak ilerliyor çünkü gerçekten hiç ummadığınız şeylerle karşılaşıyorsunuz. 
Örneğin ben ata binen modellerde çok şaşırmıştım nedeni modeller değil nedeni attı! Çünkü aynı teknikle bir atı da korumuşlar üç tane modeli de atın üzerine oturmuşlar. Serginin sonunda bu serginin nasıl oluştuğunu anlatan kısa bir videoda bu ata binen insan figürünün oluşmasının 3 yıl sürdüğü anlatılıyordu ama gerçekten muhteşem bir şey. 




Sergide spesifik olarak organlar da bulunuyor. Özellikle bu akciğer modelleri insana cidden sigarayı bıraktırabilir. Zaten serginin sonunda da bu düşünceyi paylaşanlar için bir sigarayı bırakma kutusu var içine sigara paketinizi atıyorsunuz.






Sergi bu kadar muhteşemken verilen ücret de haliyle biraz yüksek oluyor.
Giriş için Tam: 26.50TL  Çocuk 20.50TL   Öğrenci 22.50TL 65 Yaş Üstü : 22.5TL
Grup fiyatları ise daha farklı.

Açıkcası herkesin gidip görmesi gereken bir sergi Body Worlds ve geçen ay süresinin bitmesine rağmen yoğun istek üzerine uzatılmış bu şansın değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum.

20 Ocak 2011 Perşembe

Kırmızı Başlıklı Gulliver



Peri masallarını sinemaya uyarlamak harika bir iş bence ve bunu yaparken gerçek dünyayla bağlantı kurmak ayrı bir güzel oluyor. Bugün bunun en güzel örneklerinden olduğunu düşündüğüm bir filme gittim, Gulliver'in Gezileri. Hem masalın temeline sağdık kalınmış hem de 3D özelliği gerçekten güzel yansıtılmış ve bizim dünyamıza uyarlaması da başarılı olmuş.Film hiç sıkılmadan izleyeceğiniz çok eğlenceli bir film ve özellikle Gulliver'in bizim dünyamızdaki olayları ve markaları kendi ismine uyarlamasına da dikkat edin. Çok komik şeyler var.Fragmanını buradan izleyebilirsiniz.





Bu güzel uyarlamayı da izledikten sonra eve geldim ve internette Kırmızı Başlıklı Kız 'ın fragmanına rastladım. Bildiğimi küçük tatlı kırmızı başlıklı kız hikayesini bu kez bir gerilim filmi olarak uyarlamışlar ve açıkcası fragmandan izlediğim kadarıyla çok da güzel olmuş. Fragmanını buradan izleyebilirsiniz.

18 Ocak 2011 Salı

What's Up Karl ?

Ben kendimi bildim bileli komünizm , liberalizm , şusizm busizm gibi toplumlarda devrim yaratan görüşler hakkında çok bilgi sahibi olmadım.Bilgiden kastım nasıl ortaya çıkmıştır, neden çıkmıştır, ne amaçlar tarzında görüşün temelini yansıtan şeyleri bilmem.Hani az çok komünizm nedir , Karl Marx kimdir bilirim ama o kadar yani ama içimde hep bu tarz görüşler hakkında daha detaylı bilgi sahibi olmak istemişimdir.




Geçen gün D&R da gezerken de bu merakım ağır bastı ve
 Komünist Manifesto kitabını aldım.

Bu kitabın en güzel özelliği evrensel bir belge olan Komünist Manifesto'yu karikatürlerle anlatması. Oluşturulan tiplemeler ve bu tiplemelerin tarihsel akış içerisinde geçirdiği değişmeler çok güzel çizilmiş ve kişiyi anlattığı ciddi şeylere rağmen hiç sıkmıyor. Merak edenlerin kolay okuyacağı ve kafalarındaki sorulara cevapları sıkılmadan bulabileceği bir kitap.

17 Ocak 2011 Pazartesi

1000th!

Bir gazete bayiine gittiğinizde görüceğiniz standart 3 mizah dergisi vardır. Bunlar Leman , Penguen ve benim favorim olan Uykusuzdur. Uykusuz içlerinde en genç olanı daha 176.sayılarındalar. Penguen ondan biraz daha büyük ortanca dergi , Lemansa bu ay 1000.sayısını yayınlayan büyük abi.
Aslında Leman çok okuduğum bir dergi değil arada sırada denk gelirsem aldığım bir dergi. Ama yaşından dolayı içimde ona bir hürmet var açıkcası. Bu ayki 1000.sayılarını da almayı ihmal etmedim zira 52 sayfa ve birçok karikatüristin doldurduğu yüzlerce onlarca karikatürle dolu. Konuk çizerlerin bulunduğu bu 1000.sayıda Cem Yılmaz ve Ersin Karabulut gördüğümde beni sevindiren isimler. 

16 Ocak 2011 Pazar

More and More Love

David Guetta ' nın yeni albümü One More Love ' ın çıktığını öğrendim. David Guetta yaptığı müziklerle olsun bu müzikleri paylaştığı insanlarla olsun harika biri bence. One Love  adlı ilk albümde Akon , Kelly Rowland , Nelly ve daha bir sürü ünlü isimle yaptığı çalışmalar çok iyiydi.















Bu ikinci albümde iki CD var. İlk CD, One Love albümünü, ikinci kısmı ise yeni şarkılar olan More kısmını oluşturuyor. 
Rihanna , Madonna , Fergie ikinci albümde bulunan isimlerden.
Ayrıca ikinci kısımda ilk kısımdaki şarkıların farklı remixleri de var.










They Are Walking and They Are Dead!

2-3 ay önce yeni bir dizi keşfetmiştim ve bu dizinin Ocak'ta CNBC-E'de diye reklamını görünce haklı bir gurur yaşamadım değil. Zira dizi gerçekten çok güzel kurgusu şu an için basit bir bilimkurgu ama diziye gösterilen özen kendine bağlayıcı olabiliyor ve daha sonradan dizinin aslında bir çizgi roman uyarlaması olduğunu öğrendim ayrıca  mutlu oldum.Evet bu kadar övdüğüm dizinin adı   ''The Walking Dead ''.



Evet yukarıdaki çizgiroman kapağı ve konsept anlayacağınız üzere zombiler ve zombilerin dünyayı ele geçirişi. 

Dizi iki polis memurunun bir suçluyu kovalamasıyla başlıyor ve memurlardan biri yaralanıp bayılıyor ki o bizim ana karakterimiz. Hastane odasında gözlerini açmasıyla kendini zombilerle çevrili bir dünyada bulan bu polis memuru eşini ve çocuğunu aramaya başlıyor. 


Diziye özen gösterilmiş dememin sebebi aslında zombiler. Zira hiçbir zombi dizide birbirine benzemiyor ve hepsi ciddi manada ürkütücü diyebiliriz. Dizideki zombilerin bir özelliği eğer kafalarından vurmazsan zombileri öldüremiyorsun.Biraz ironik oldu ama evet zombileri öldürebiliyosun.



Dizi ortalama 45-50 dk sürüyor ve 1.sezonunda 6 bölüm var. 6 bölüm için yeni diziye mi başlanır demeyin dizi gerçekten izlemeye değer. Özellikle Will Smith'in  I am Legend  filmini beğenenler bu diziye bayılabilirler.
Unutmadan dizinin çizgiromanı da Türkçe'ye çevrilmiş halde satılıyor. Dizinin tadı damağında kalanlar alıp okuyabilirler.




15 Ocak 2011 Cumartesi

Big Elephants Are So Big!

Bugün Habertürk gazetesini okurken bir haber dikkatimi çekti.


'' MAMUTLAR CANLANIYOR '' başlığı altında okuduğum habere göre Japon bilimadamları , gelişen klonalama teknikleri sayesinde 4 yıl gibi bir gelecekte mamutları yeniden canlandıracaklarını açıklamışlar. 2008 yılında Gelişim Biyolojisi Riken Merkezi'nde Dr. Teuhiko Wakayama öncülüğünde 16 yıllık donmuş bir fareden alınan hücreyle yeni bir fare klonlamasının ardından Kyoto Üniversitesi'nden Prof.Akina İritani , İngiliz The Daily Telegraph'a verdiği demeçte mamut doku örneği bulabilmek için bu yaz Sibirya'ya  gideceğini açıklamış.
Açıkcası bu haber beni heyecanlandırıyor , zira eski zamanların bu dev yaratıkları benim için hep çok ilgi çekici olmuştur. Çocukken polis , itfaiyeci , hemşire falan olmak isteyen çocuklar arasında sırf dinozorlara olan hayranlığım yüzünden Paleontolog ( fosil bilimcisi)  olmak istediğimi bilirim.Enteresan bir heves tabii.






Aynı haberin altında gene bu ilgi alanıma hitap eden başka bir haber daha vardı. O da '' T-rex'in 120 santimlik atası ''  haberiydi.
Bu haberde de Tyrannosaurus rex(T-rex) isimli Jurassic Park filmlerinin başrol oyuncusu dinozorun atası sayılan yeni bir dinozorun keşfedilmesinden bahsedilmiş.  Bu dinozor Arjantin'de keşfedilmiş ve dinozora Eodromaeus verilmiş ve anlamı 'şafak koşucusu'ymuş. 




Hayallerim gerçek olsaydı belki de bu dinozoru ben bulucaktım ve belki de adını Tanosorus koyucaktım neyse bu da güzel.


Bu arada ek bir bilgi paylaşıyım ; 'dinozor' sözcüğü Yunanca "deinos" (korkunç) ve "saurus" (kertenkele) anlamına gelen iki sözcüğün bileşiminden oluşmuş. Bu muhteşem yaratıklarla ilgili bilgilere başka bir yazımda devam edicem. Şimdilik bu kadar.

14 Ocak 2011 Cuma

Old Facebook New Spider

Spiderman çizgiromanlarla ilgili yazdığım yazıdan da anlayacağınız üzere benim favori süper kahramanım. Gerek bilimadamı oluşu gerekse düşmanlarıyla savaşırken kullandığı alaycı cümleleriyle benim hep vazgeçilmezim olmuştur. Beyazperdeye taşınmasının ardından da filmleri en sevdiğim filmler arasına girmiştir.


Ancak bugün internette gezerken kendi adıma üzücü bir haberle karşılaştım. Uzun zamandır dedikodusu dönen ama bir türlü gerçekleşmeyen Spiderman in başrol oyuncu değişimi gerçekleşmiş.



 Bundan sonra Spiderman'e gerçekten karaktere tam olarak uyduğuna inandığım Tobey Maguire yerine , kendisini Social Network filmiyle tanıtan Andrew Garfield hayat vericekmiş.













Filmin vizyon tarihi 3 Temmuz 2012.

12 Ocak 2011 Çarşamba



2011 People Choice Awards Ödülleri 

Favori TV Drama: House
Favori TV Drama Aktör: Hugh Laurie
Favori TV Drama Aktrist: Lisa Edelstein
Favori TV Komedi: Glee
Favori TV Komedi Aktör: Neil Patrick Harris
Favori TV Komedi Aktrist: Jane Lynch
Favori TV Suç/Drama: Lie To Me
Favori TV Bilim Kurgu: Fringe
Favori Talk Show: Conan O`Brien
Favori Konuk Oyuncu: Demi Lovato ( Grey`s Anatomy)
Favori Film: Twilight Eclipse
Favori aktör: Johnny Depp
Favori aktrist: Kristen Stewert
Favori Aile filmi: Oyuncak Hikayesi 3
Favori Komedi Oyuncusu: Adam Sandler
Favori film yıldızı ( 25 yaş altı) : Zac Efron
Favori korku filmi: Elm Sokağı Kabusu
Favori kadın şarkıcı: Katy Perry
Favori erkek şarkıcı: Eminem
Favori şarkı: `Love the way you lie` (Eminem & Rihanna)
Favori Pop şarkıcı: Rihanna
Favori R&B şarkıcı: Usher
Favori Hip-Hop Şarkıcı: Eminem
Favori Klip: Love the way you lie` (Eminem & Rihanna)
























''Everybody Lies''
House M.D

Shop Shop Shopping on Heaven's Door

Son zamanlarda internetten alışveriş yapma sitelerinin sayısı hızla artmış durumda. Çoğu benzer konseptte de olsa birçoğu her gün yenilenen marka özellikleriyle yerinizden kalkmadan inanılmaz bir alışveriş yapabilme imkanı sunuyorlar.Siz tabii ki yerinizden kalkın ve dışardaki hayatı unutmayın ayrı. 



Aslında bakarsanız internetten alışveriş yapmaya 2 sene önce başladım ve ilk alışverişimde en yakın arkadaşıma aldığım cüzdandı. Alışverişi Markafoni adlı siteden yapmıştım ki o zamanlar yeni çıkan bu site şu an internetten alışveriş siteleri arasında bence bir numaradır. Neyse oraya da gelicem.





Evet dediğim gibi 2 senedir internetten alışveriş sitelerini takip ediyorum ancak son zamanlarda sayılarının çok arttığını gördüm yada ben yeni farkediyorum bilmiyorum ama çok oldukları bir gerçek. 
Dediğim gibi hepsinin farklı konseptleri var ancak hemen hemen hepsi aynı ortak seslenişe sahip ; '' Dünya markalarıyla sizin için anlaştık ve yüzde 50 60 70 e varan indirimlerle ayağınıza getirdik ''.

Şimdi gelelim bu dünya markalarını ayağımıza getiren sitelere...

Markafoni 

Gerek sitesinin tasarımı gerek gelen markalardaki indirim oranı gerek markaların sitede kalma süresiyle ve kullandığım ilk alışveriş sitesi olmasıyla benim için bir numara markafonidir. Aklınıza gelebilecek tüm markaları sene içinde birkaç kere büyük indirimlerle markafonide görebilirsiniz. Yüksek oranda indirimlerle tabii. Söz konusu indirimlerin oranları hakkında konuşuyorum dikkat ederseniz çünkü indirimli fiyatın bile çok yüksek olduğu markalar yok değil.

 Örneğin Benetton geldiğinde bir kazak 90 liradan 40 a düşebiliyor veya Twigy geldiğinde terlikler 25 liradan 10 liraya düşebiliyor. Tabii bunlar çok küçük örnekler Channel , Cacharel , Calvin Klein , Lacoste vb. dünyaca ünlü markalarda 500 liralık 400 liralık şeyler 100 liraya 150 liraya düşebiliyor baktığınızda oran yüksek ama fiyatları gene el yakan cinsten.


Markafonide sadece giyim değil ev dekorasyonu , aksesuarlar , parfüm , oyuncak , değişik  tasarımlar vb. gibi birçok ürün de bulunmakta.

Markafoni'de kargo ücreti olarak standart 5 lira ödüyoruz ve alışveriş yaptığımız markanın süresinin bitmesinden itibaren maximum 1 hafta içinde aldığınız ürün Yurtiçi Kargoyla evinize ulaşıyor. 


Üye olmak için buraya tıklayabilirsiniz davet ettiğiniz arkadaşlarınızın ilk alışverişlerinden de 10 lira indirim kazandığınızı unutmadan söyliyim.


Trendyol 










Evet Markafoni'den sonraki favori sitem Trendyol. Markafoniden farklı olarak indirim oranı daha yüksek olan markalar gelebiliyor. Sitenin zevkli bir tasarımı var. Markalara kadın/erkek ve marka ismi olarak kısayoldan ulaşılabiliyorsunuz. Ayrıca Editörün Seçtikleri kısmında o an için bulunan markalardan bazı ürünler sırayla geçiyor.
Kargo aynı şekilde ücretli ve davet ettiğiniz kişilerin alışverişlerinden 10 lira kazanmanız bu sitede de mevcut. Ancak bir alışverişimde kargo siparişimden bir ay sonra gelmişti trendyolun yakaladığım tek ofsaytı bu diyebilirim. 
Üye olmak isterseniz buradan olabilirsiniz.


Limango


 

Limango saydığım siteler içinde ürün çeşitliliği en fazla olanı diyebilirim.Bu sitede fitness aletlerinden giyime , dekorasyondan kitaplara kadar birçok ürün bulunmakta. Can Yayınları ve NTV yayınları 
gibi sürpriz isimleri görmüşlüğüm var ama onların kendi sitelerinden alışveriş yapmak daha mantıklı. 

Limango bu alışveriş sitelerinde reklamı en fazla olan site diyebilirim. Sitenin kendi blogu ve masaüstü uygulaması var. Siteye buradan ulaşabilirsiniz.






Bu saydığım alışveriş siteleri internette olan alışveriş sitelerinin çok küçük bir kısmı ancak ön planda olduklarından bahsetmek istedim bunlar dışında 

  • Grupfoni : Markafoni alt grubu olan bu site aktivite , yemek vs. gibi konularda indirimler sağlıyor.
  • BuldumBuldum.com : Enteresan ve değişik şeylerin bulunduğu çok farklı bi site.Özel hediye arama seçeneğiyle fazladan bir artısı var.
  • Sahibinden.com  u veya HepsiBurada.com u bilmeyen yoktur heralde.
  • Markalonga.com diğerlerine nazaran zayıf ama gene de güzel olan bir alışveriş sitesi.



İnternetten alışveriş yaparken gelecek ürünler  kısmını takip etmek çok önemli zira beklediğiniz markanın çok ucuza alabileceğiniz ürünleri başka bekleyenlerde olduğundan çok çabuk bitebiliyor veya size uygun bedeni kalmayabiliyor. O yüzden geliş tarihi ve saatlerine dikkat etmek gerek. Ve bazı markaların mankenlerinin bedenleriyle alıcağınız ürünün bedeni arasında ilişki kurmanızda çok önemli yoksa Medium alacağınız markanın kalıpları büyük çıkabilir çok beğenerek aldığınız giysinizi XL bir arkadaşınıza hediye etmek zorunda kalabilirsiniz.
Keyifli alışverişler...


11 Ocak 2011 Salı

Comic Books for Comic World

Derslerimin yoğunluğundan dolayı uzun zamandır adam gibi oturup kitap okuyamıyorum. Dersler işin tek bahanesi değil tabi bunda bilgisayar oyunlarının boş zamanlarımın çoğunu kaplamasının da etkisi var tabii ama her neyse konumuz bu değil. Kitap okumanın yanında başka bir alışkanlığım var o da çizgi romanlar. Çocukluğumdan kalma ve son yıllarda biraz geri planda bıraktığım bir zevk.
Yıllar önce Tempo dergisi Spider-Man'in bir çizgi romanını ücretsiz vermişti.  

O zamanlar her gün kaçırmadan izlediğim , hayranı olduğum ve kendime idol belirlediğim Spiderman in orjinal haliyle yani çizgi roman haliyle karşıma çıkması hayatımda bir dönüm noktasıydı diyebilirim. O ilk sayıyı okuduktan sonra okumak ve Spiderman gibi iki çok sevdiğim şeyin harmanlanmış haline sahip olmak o yaştaki bir çocuk için harika bir şey olmuştu ki benim için hala da harikadır.Bu yüzden o tempo dergisinin verdiği ücretsiz çizgi roman benim çizgi roman dünyasına girmemi sağlayan unsurdur diyebilirim.


Dediğm gibi biraz geri planda kalan çizgi roman aşkım yakın arkadaşım Alican'ın bu dünyaya adım atmaya karar vermesiyle yeniden alevlendi.







Yeniden alevlenen çizgi roman aşkımdan nasibini ilk olarak ve doğal olarak Spiderman'in yeni çıkan çizgi romanı aldı.

D&R'da görüp, almak için bence çok geciktiğim Spiderman'in değişen maceralarının yeni sayısını geçen hafta aldım ve gerçekten bu dünyayı çok özlediğimi farkederek bir solukta okudum. Olaylar çok değişmiş tabii benim bıraktığım yerle arasında dağlar kadar fark var zaten bu çizgi roman piyasasında da bir ara bazı sıkıntılar olmuştu bundan daha sonra bahsedicem.


Bugünse Alican'ın Kadıköy İş Merkezi'nin içinde bulduğu Büyülü Rüzgar adlı çizgi roman dükkanına gittik. Tabii iş merkezinin içindeki tek çizgi roman dükkanı o değil yaklaşık 6 7 tane farklı çizgi roman dükkanı var. Kimisinin ikinci el reyonu var kimisi eskilere (  Zagor , Conan vs.) ağırlık vermiş. Ama şu bir kesin ki dışarıda kitabevlerinden bulabileceğiniz çizgi romanları ve daha fazlasını en azından bir 5-10 lira daha ucuza bulabiliyosunuz.



Bunun dışında Taksim'de Galatasaray Lisesi'nin aşağısında Cezayir Sokağı'na doğru giderken sağ tarafta harika bir çizgi roman dükkanı var. Çizgiromanların daha çok orjinal dillerinde olduğu bu dükkan ise gerçek anlamda bir mabed diyebilirim.Çünkü ciddi anlamda çok yayın var ve her şey var. Tabi yabancı yayınların fiyatları dolar üzerinden belirlendiği için hazırlıklı gitmeniz gerekebilir.
Unutmadan ;Türkiye'de çizgiroman denilince akla gelen ilk isim Gerekli Şeyler mağazasıdır. 1996 yılında kurulan bu mağazanın yeri Nişantaşında olup uluslararası eserleri de Türkiye'ye kazandıran çok özel bir yerdir daha sonra buradan detaylı olarak bahsedicem.







Evet sınavlarımın olduğu şu dönemde okumak gibi harika bir aktivite için çizgi romanlarımın ilaç gibi olduğunu söyleyebilirim tabii öbür yandan tüm dünyada bir fenomen olan Açlık Oyunları  romanına da başladım onu da vakit bulursam bitiricem...Buluyım artık! -.-'









                                                                         
''With Great Power Comes Great Responsibility''

                                                                                    Uncle Ben-Spider Man



                                        

9 Ocak 2011 Pazar

Let's pretend ?!



2010'un en güzel şarkılarından biri olan Eminem ve Rihanna'nın düet yaptığı Love The Way You Lie şarkısının ikinci bölümü çıktı.
Aslında bu şarkılara 'part 2' yapma modası da yeni çıkan ancak çok hoşuma giden bir durum. Bu duruma ilk Airplanes şarkısıyla vakıf oldum. İlk dinlediğim anda  bu şarkı 2010'un şarkısıdır dediğim bir şarkıydı Airplanes. Bu düşüncem kısmen devam ediyor ama küçük bir farkla. Eminem farkıyla. Airplanes Part 2 , orjinal Airplanes şarkısından farklı sözlere sahip ancak nakarat olarak aynı ve ikinci versiyon bence 2010 un en güzel şarkısıydı. Gerek sözleriyle gerek akıldan çıkmayan nakaratıyla gerek arka plandaki harika piyanosuyla  ve sonradan eklenen Eminem faktörüyle Legendary diyebileceğim bir şarkı Airplanes. Tabiki en sevdiğim bayan vokallerden Hayley Williams ında mükemmel nakaratımızı seslendirdiğini unutmayalım.
                        Şarkının Part 1ini bu linkten Part 2sini de yukardaki videodan dinleyebilirsiniz.

Ve tabiki de yazının girişinde belirttiğim Love the Way You Lie Part 2 yi de buradan dinleyebilirsiniz.






"Kendi ruh halinize uymayan bir müziği dinlemektense, sokağın gürültüsünü dinleyin.Hem daha eğlenceli hemdeğişken." 

Kirk Hammet


He's Nervous

Dünyada her gün 56 milyon kişinin takip ettiği bir furya olan 'Blog' dünyasına biraz heyecanla biraz da tedirginlikle girmiş bulunuyorum. Tedirginliğimin sebebi takip ettiğim birçok blog olmasına rağmen bunlardan birine sahip olma fikrini hiç düşünmemiş olmam. Bugün nerden geldiğini bilmediğim bir hevesle ilk kez bu fikri düşündüm ve sonuçta da karşınızdayım. Yazdıklarımın okuyucularımı ( eğer olursa ) sıkmayacağını düşünüyorum en azından bunun için çabalayacağım zira konsept olarak da eğlenceli şeyler paylaşma düşüncesindeyim.
Evet kendime hayırlı olsun diyerek ilk yazımı yayınlıyorum -.-'